
“Terörsüz Türkiye” hedefi doğrultusunda kurulan Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Ulusal Komisyonu dün toplandı. Yapılan oylamada İmralı'ya gidilmesine karar verildi.
Oylamada 32 kabul oyu, 3 ret oyu ve 2 üye çekimser kaldı. CHP ve Yeniden Refah Partisi'nin katılmadığı oylamada; AK Parti, MHP, DEM, TİP, EMEP 'evet' oyu verirken; DSP, HÜDA-PAR ve Demokrat Parti hayır oyu kullandı. Yeni Yol grubu ise çekimser kaldı.
AK VE MHP PARTİSİNİ TEMSİL EDEN İSİMLER AÇIKLANDI
MHP adına heyete Feti Yıldız da katılacak. Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman AK Parti'de olacak.
AK Parti, geçmişte yargılamadaki çalışmaları, tecrübesi ve akademisyenliği dikkate alınarak heyete Hüseyin Yayman'ın önerildiğini söyledi.

HÜSEYİN YAYMAN KİMDİR?
Yayman, Türkiye'nin siyasi yapısı, demokratikleşme süreçleri ve özellikle Kürt sorunu üzerine uzun vadeli akademik ve saha çalışmalarıyla tanınan bir isim.
Hataylı bir Türkmen ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Yayman, siyasal düşünce dünyasında kendisini idealist bir geleneğe yönlendiren değerlendirmeleriyle tanınmaktadır.
Üniversite yıllarında bu çizgiye yakın kalsa da akademik kariyerinde farklı siyasi ve toplumsal kesimlere ulaşan, geniş bakış açısına sahip bir araştırmacı profili geliştirdiği söyleniyor. Devlet Bahçeli'nin yüksek lisans ve doktora çalışmaları sırasında öğrencileri arasında yer aldığına dair de çeşitli kaynaklarda bilgiler bulunmaktadır.
Yayman, Gazi Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak çalışmış, akademik ve saha deneyimini uzun yıllar gazetecilik ve televizyon yorumculuğuyla birleştirmiştir.
Akademik ve saha tecrübesi, devlet/toplum ilişkileri, uzlaşmacı kişiliği, çözüm süreçleri ve bölgesel dinamikler konusunda geniş bir anlayış geliştirmesine olanak sağlamıştır.
Bu nedenle geçmişteki çalışmaları ve bu alandaki temasları nedeniyle bazı siyasi çevrelerde DEM parti tabanı içinde tanınan ve konuşulan bir isim olduğu söyleniyor.
Yayman'ın en çok alıntı yapılan eserlerinden biri olan “Türkiye'nin Kürt Sorunu Hafızası”, 1925-2010 yılları arasında hazırlanan toplam 70 resmi ve sivil raporu sistematik olarak inceleyen kapsamlı bir araştırmadır.
Eser, Kürt Türkiye sorununa ilişkin farklı dönemlerin kurumsal yaklaşımlarının ve tarihsel seyrinin ortak tartışılması açısından literatürde önemli bir yer tutmaktadır.
